Amritsar, 05 Kasım’06
Aklımda karanlığa vuran ışıklar, mumlar, renkler olduğu halde uykuya bıraktım kendimi. Bütün gece sokaktan odaya giren bir ses uykuma eşlik etti. Sokakta şarkı söyleyen bir adamın sesiydi bu. Kulaklarımı açtım, dinledim…
Sabah otelden ayrılıp Altın Tapınak’ın karşısında bulunan konuk odalarının yolunu tuttum. Ve bana gösterilen 3 kişilik bir odaya yerleştim. Çantamı bırakıp o çok hoşuma giden bisikletli rikşalardan birine atladım. Ve sürücüye “Hindu Tapınağı’na” dedim…
Dar sokaklardan geçerken hemen hemen her esnafın sabah erkenden dükkânların önünde tütsü yaktıklarına şahit oldum. Ve sokak üzerlerinde belirli yerlere konumlandırılmış sunak yerleri gördüm. Hinduizm’in yaşamdaki renklilik gibi inançlarındaki renklilik ve çeşitlilik de ilk izlenimlerim arasındaki yerini almıştı.
Dünyanın en eski inançlarından biri; Hinduizm, başlangıcı belli değil ve kayıtlı tarihin öncesine uzanıyor. Belli bir kurucusu yok. Günümüze ‘Vedalar ve Brahmanlar – Kutsal metinler-‘ ile ulaşan bilgiler, Hintlilerin inanç, düşünüş, his ve hayat tarzları ile birlikte Hinduizm’i tanımlamakta. Hindu yolunu; dharma – doğruluk yasası – ve sevgi, şiddetten kaçınma ve iyi davranışlar tanımlar. Bütün karmalar temizlenene dek her varlık yeniden bedenlenir – reenkarnasyon -. Kutsal tapınakların, evlerdeki huzurlu dindarlığın, metafizik ve yoga biliminin önemi büyüktür. Her varlık kendi yolunu seçmekte özgürdür; ister dua ile ister meditasyonla, ister fedakârca davranışlarla. Tek Tanrı inancından çok tanrıcılığa kadar bütün ruhsal yollar kabul edilir. Gerçeği kişisel olarak tecrübe etmek gerekliliğine inanılır. Tapınaklarda tapınmak, kutsal metinler ve guru disiplini önem verilen konular arasındadır.
Hindu kutsal metinleri Şruti ve Smriti olarak iki kategoriye ayrılır; Şruti Sanskritçede ‘işitilen şey’ anlamına gelir. Şruti’nin belli bir yazarı bulunmamakta, kutsal kişilere iletilen kutsal kayıtlar olduğuna inanılmaktadır. Vedalar, Upanişadlar ve Mahabarata destanının bir bölümü olan ‘Bhagavad Gita’ Şruti kategorisi içerisindedir. Smriti ise Sankskritçe’de ‘hatırlanan, korunmaya değer şey’ anlamına gelir.
Daha evvel ‘Bhagavad Gita’yı okumuştum. İçinde çok derin meseller, felsefi ve filozofik betimler içeren, insanın kendi tekamül yolunda ilerlerken ‘ideal doğru’ adına kararları ve kendi ‘iç savaşında’ yaşadıklarını müthiş ve çok yerinde mesellerle anlatan derin bir ezoterik ‘destandır.’ Ve okunulası…
Pazaryerlerinden, dar sokaklardan geçtik. Adam bisikletin pedallarını yokuş yukarı çevirmekte zorlanınca inip ona yardım ettim. Pazaryerlerindeki büyük sepetlerle, sepetlerin içindeki renkler, sebzeler ve meyveler aklımda kaldı.
Hindu Tapınak’ı da aynı Altın Tapınak gibi su dolu bir havuzun içine konumlandırılmış. Altın Tapınak’ın aksine etraf bomboştu, kimsecikler yoktu. Tekrar rikşaya atladım ve sadece sokaklarda dolaşmak istediğimi söyledim. Kafasını eğdi. Yol boyu hakkımda bilmek istediği meraklı sorularını kısa cümlelerle geçiştirdim.
Akşamüzeri odaya ulaştığımda yatağımda başka birini bulmak doğrusu hayal kırıklığına uğratmıştı beni. Durum düzelince ben de rahatlamıştım. Oda arkadaşlarımdan biri Julia adında bir İngiliz. Julia’nın ertesi sabah gösterileri izlemek üzere Pakistan sınırına gideceklerini, istersem onlara katılabileceğimi söylemesi üzerine “olur” dedim. Sabah bir taksiye atlayıp erkenden yollara düştük, iki gün önce geçtiğim Pakistan-Hindistan sınırına, yeniden vardım. Etrafta yoğun bir kalabalık vardı. Bu gösteriler sonradan anlayacağım üzere dünyaca ünlü, Pakistan ve Hindistan askerlerinin birbirlerine nispet yaparcasına abartılı askeri davranışlar ve komutların yer aldığı gösterilerdi.
Gösteriler bittiğinde Julia ve birbirimizi kaybettik. Tek başıma dönmem daha pahalıya gelecekti bana, doğrusu canım sıkıldı. Yapacak bir şey yoktu. Pazarlık ede ede bir taksiyle anlaştım.
Odaya döndüğümde oda bomboştu, uzandım, gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım. Yatakta pire olabileceği ihtimali ve psikolojik kaşıntılarla uyumaya çalışırken ne kadar zaman geçti bilmiyorum, Julia bir gürültüyle içeriye girdi. Işığı açarken, sabah erkenden Dharamsala’ya gideceğini, hazırlanması gerektiğini söyledi, özür dileyerek…
You may also like
-
28 Tem
Bir Hoş Seda
Hindistan Yolu / Selma AkarKathmandu, 08 Ocak’07 Kathmandu’ya doğru inişe geçerken yol, aklım hala sisli ormandaki patika yoldan şamana ...
-
26 Tem
Geçiş Ayinleri
Hindistan Yolu / Selma AkarNagarkot, 07 Ocak’07 Şaman’la birlikte geçen 5 özel gün sonrasında ayrıldık, o kendi yaşamına geri ...
-
17 Nis
Masood
Hindistan Yolu / Selma Akar29 Eylül 2006, Tebriz, Azerbaycan Arkadaşı Süheyla’ya soyadıyla hitap ediyor. Meğer İran’da kadınlar evlendikten sonra ...
-
17 May
Farkındalık
Hindistan Yolu / Selma AkarAmritsar, Hindistan, 01 Kasım’06 İlginç olan Peru el yazmalarında yer alan bilgilerin şu an yaşamımda ...